Karşı Yazarlığı hk. Açıklama

Her birimizin malumu olduğu üzere, son yıllarda icrası gün günden zorlaşan basın-yayın faaliyetlerinin özellikle yurdun içinde bulunduğu olağanüstü hal nedeniyle daha da güçleştiği su götürmez bir gerçektir. Pek çok basın kuruluşu gibi yazarı olduğum Karşı Gazete’ye de erişim engeli getirilmesini takip eden süreçte, her ne kadar olağana dönüş için emek sarf edilmiş olsa da henüz mümkün olmadığını üzülerek görüyorum.

Fikirlerimi paylaşarak ya da eleştirerek diyalektik etkileşimden imtina etmeyen değerli okurlarımın karşısına vaktinde ve nitelikli metinlerle çıkmak için çaba göstermeme karşın bunun idari ya da teknik nedenlerle giderek imkânsızlaştığı bir dönem geçirmenin üzüntüsünü yaşıyorum. Bu nedenle, Şubat 2015’ten beri köşe yazarı, Eylül 2015’ten itibaren ise başyazar olarak yer aldığım Karşı Gazete’deki yazılarımı sonlandırmaya karar verdim. İki yıla yakın süredir hiçbir müdahalede bulunmaksızın desteklerini esirgemeyen yayın sorumluları ve Karşı yöneticilerine teşekkür borçluyum.

İçinden geçtiğimiz bu süreçte, düşüncesini sözcüklere aktaran köşe yazarları ve araştırmacılığa cesaretle devam eden saygın gazetecilere samimi desteğimi ifade etmek isterim.

Her makaleme teveccüh gösteren kıymetli okurlarımı, başka mecralarda denk gelebilmek umuduyla selamlıyorum.

A.O.

İpiyle Kuşağı

“Darbe tehlikesi geçmiş değil. Demokrasi nöbetlerine yalnızca virgül atmıştık, devam edeceğiz,” dedikten kısa bir süre sonra kredilendirme kuruluşu memleketimizin yatırım yapılamaz güvensizlikte olduğunu raporlayınca kızdık: Ne var ki? Ne oluyor? Gel, yatır yatırabildiğin kadar!

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Mırıldanırım Tabii

Beğenmeyebilirim arkadaş. Bu nasıl giyim böyle, diye düşünebilirim. Otuz sene önce böyle miydi, diye diye kendimi doldurup çivisinin çıktığına inanır, iyice abartıldığına ikna olurum.

Benim gibi düşünenlerle geviş getirdikten sonra içimi huzursuzluk kaplar. Kim olduğunu bile bilmediğim birine giyiminden mütevellit söylenirim.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Balkanlaşma

Söz verdiğim gibi Eylül ayı bitmeden tekrar haftada iki günlük düzende yazmaya başlamak üzere buradayım. Plansız bir ara oldu, bir aylık bu gözlem dönemine girmeden önce izninizi istemediğim için affedin. Neyin ne olduğunu anlamaya çalışmakla geçen bu sürede ben de pek çoğumuz gibi uzun uzun izledim. Olup bitenleri, konuşanları, konuşulmasa da çoğumuzun bildiklerini, muammaları ve muamma olarak kalacakların görünen yüzlerini...


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Bir Sabah Uyanınca

Bir gün uyanacağız ve her birimize “bu sabah yumurtanı rafadan yiyeceksin” diyen birer kayyum atanmış olacak.

Bir sabah uyanacağız, iyi ile kötü arasındaki sınırı çoktan kaybettiğimizin farkına bile varamadan iyiliği unutmuş olacağız. Empatinin, hoşgörünün, merhamet ve affın yerini çirkinlik ve tatsızlık kaplamış olacak.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Öcüler Dünyası

Kanada’nın en büyük şehrinde on beş gün geçirdim. Kalkışmadan birkaç gün önce yurda döndüğümde refah ülkesindeki izlenimlerim hakkında yazmak istediklerimi derlemeye çalışıyordum ki gündemimiz alt üst oldu. Adı konmuş olağanüstü hal devam etse de hayatın görece normalleşmeye başladığı bugünlerde artık sırasının geldiğini varsayıyorum.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Daha da Kork

Duyuyor musun, sokakta yürürken yankılanan sesi? Televizyon ekranlarına çöreklenen aydınların, müstafi memurların, emekli albayların, büyük siyasetçilerin sözlerindekileri seçebiliyor musun? Koca salonlara girdiğinizde hoparlörlerden gelen sesi işitiyor musun: Kork! Kork!

 
(...)

 
-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

PSA

Kamu Spotu

-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Darbe Gibi, OHAL Gibi Bir Şey

3 Temmuz 2016 tarihli Hürriyet gazetesinde “4 Yılda Bir Yunan Ordusu Eksildi” başlıklı bir haber yayımlandı. İnternet sayfasındaki ekran görüntüsünü ve geçerli kaynak adresini aşağıda paylaştığım haberde “(…) aradan geçen sürede TSK’nın askeri personel sayısı yaklaşık 150 bin, yani yüzde 22 azaldı. Buna karşın general ve amiral sayısı sadece 7, yani yüzde 2 azaldı,” deniyor. Askeri personel bu kadar azaltılmışken bu generaller niye eritilmedi sorusunu ilan eden bu haberle 15 Temmuz Darbe Girişimini ve sonrasında tutuklanan generalleri ilişkilendirmeyeceğim. Onu size bırakıyorum.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Oy Oy Eminem

“Muhterem NATO zirvesinde konuşurken Hanımefendi de Varşova sokaklarında alışveriş turuna çıktı. Şehrin en meşhur antika pazarına giden Hanımefendi burada iki saatten fazla zaman geçirerek yüklü miktarda alışveriş yaptı.”

Okuyorum, okuyorum, bu haberden ne çıkarmam gerektiğini bir türlü anlayamıyorum. Hanımefendinin servetlik alışverişinin haber değeri olmamasından değil, bu haberi diğerlerinin yanında sıralayınca ne görmem gerektiğini henüz çözemediğimden.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ERİŞMEK İÇİN TIKLAYIN-

Tayyip Düşmanı

Türkiye’deki Onur Yürüyüşünün engellenmesinin ardından Başbakan Trudeau’nun saf tutarak dünya gündeminde yer bulduğu Toronto Onur Yürüyüşüne katılmak üzere Kanada’ya geldim. Şehrin dört bir yanında dalgalanan gökkuşağı bayrağından, mağazaların vitrinlerini süsleyen altı renkli sembolden, sokaklarda renkli kıyafetlerle gezen destekçilerden bahsetmeyeceğim bile... Yine de ülkenin en büyük bankalarının logolarınıdeğiştirerek gökkuşağı rengine boyamış olmasına şaşırdığımı itiraf edebilirim.
 
Aslında bu yazıyı İstanbul ve Toronto’daki onur yürüyüşlerine değinebilmek için yazacaktım; ancak burada geçirdiğim on günü aşkın sürede odağı değiştirmeye karar verdim. Zira LGBT kutlamalarını yasaklatıp Bülent Ersoy’la iftar eden Muhteremin karnavala katılanTrudeau ile kıyaslanmasından daha can alıcı konu başlıklarımız olduğu malum.


(...)

-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Tırnak Kontrolü

Millî Eğitim özel okullara yazdı: Öğretmenlerinizin üniversite diplomalarınıhazırlayın, yarın bakmaya geliyoruz. Yazıya bir de diploma örneği ekleyip“buna benzediğinden emin olmak istiyoruz” diye not düştü.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Five 2 One - Haziran 2016

Aras Onur'un İngilizceye çevrilmiş olan üç şiiri, Kaliforniya merkezli edebiyat dergisi Five 2 One'ın internet sayfasında yayımlandı. ‪#‎thesideshow‬ etiketi altında bugünden itibaren erişebileceğiniz şiirler, kahvenizi yudumlarken size eşlik etsin.

Three of translated poems of Aras Onur, have been selected for the website of California-origin literary mag called "Five 2 One". Leave Me Not, Geodesy and Lollipop are up at #thesideshow as of today. Dunk these poetry works and enjoy your coffee of day!

İnsan mısın Sen, Maymun!

Nicedir eski ramazanları arayan ahali, maziyi yâd edebilmek için hayli geniş katılımlı bir iftar buluşması tertip etmeye karar verince insanlık tarihinin gelmiş geçmiş tüm bilindik simaları da davet edildi. İnanan inanmayan, onlardan ya da berikilerden olan herkese açık sofrada konu âlemin bugününe dayandı.

Aralarından biri “Bugünü anlamak için insanın ne olduğunu bilmek gerek,” deyince Platon karşılık olarak “İnsan, iki ayaklı ve kılsız bir hayvandır,” dedi. O esnada yanındakinin üzerine işemeye çalışan Diyojen masadan kalktı, birkaç dakika sonra tüyleri yolunmuş bir tavukla dönüp “Buyur o halde, bu tavuğu da insan kabul edip aramıza alalım” diye çıkıştı.



(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Kod Adı: Asil

Uzaklardaki bir ülkenin gizli servisinde çalışan Asil, servisin Doğu ekolünden geliyor. Güney illerinin birinde aşırı sol faaliyetleri konu alan birimin müdürü olarak görev yaptığı 2009 yılında Diğer ekolün ilginç bir kumpasına yakalanıyor.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Velev ki Diplomasız

Muhterem hakkında “gözünün üstünde kaşı var” desen, cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyorsun. Avukat ordusu devreye girip döktürüyor: “Müvekkilimizin kaşının altında gözü olduğu sabitken gözünün üstünde kaşı varmış gibi yanıltıcı beyanlarla cumhurbaşkanının haysiyet ve itibarının zedelenmeye çalışıldığı açıktır.”


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Medar-ı İntihar

“Ülkücüleri sokaktan çekti. Eli silahlı milliyetçiliği bitirdi. Milliyetçi militanlar yerini aydın milliyetçilere bıraktı.” Bahçeli’den bahsederken sıralanan bu övgü cümlelerindeki eksikliği dolduralım. Aslen Bahçeli, “sokağa inen eli silahlı, milliyetçi görünümlü militanları AKP’nin ithal etmesine yol verdi.” Ağaç kovuğundan çıkmadı ya bu kadar palalı, satırlı, kefenliler...

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Off the Coast - Bahar 2016

 

Aras Onur'un İngilizceye "Die Why" adıyla çevrilen Cinayet isimli şiiri, ABD'de yayımlanan Off the Coast dergisinin Bahar 2016 sayısında yer aldı.

A translated piece of poetry work of Aras Onur, called "Die Why" has appeared bilingually in the Spring 2016 issue of "Off the Coast" journal, USA.

Hava Nasıl Oralarda

Geçen sene Mart başı ile bu sene Mart başı arasındaki bir yıllık sürede, ABD’ye yerleşmeye karar veren milyoner sayımız, teferruatıyla birlikte 19.000 kişi. Bu sayıya Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve vatandaş olmasa da Türkiye’de oturma iznine sahip yabancılar dâhil. Yani nakit, menkul ya da gayrimenkulleri toplamında varlığı bir milyon lirayı aşan ailelerden 19 bin kişi, yeni yurtları olarak ABD’yi seçmiş.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Ağlama Hıdrellez

Belli ki biz tartışadururken birileri gücünü yurttaşından alan yönetim biçiminin biletini çoktan kesmiş olacak ki iktidar partisinin mağrur genel başkanı, koltuğundan feragat etmekte beis görmedi. Kabul edelim, birkaç gün sonra başbakanlığa veda olacak olan Davutoğlu, Türkiye sağının çıkarabileceği en düzgün başbakan profiliydi. Akademisyenlik geçmişinin getirdiği özgüveni, unvanları, sahip olması muhtemel güçlü egosuna rağmen Muhteremin baskılarına boyun eğmeden görev yapmaya çalışan bu profildeki bir başbakanın, Muhteremin yolculuğundaki hangi emellere engel olduğunu tahmin etmek güç değil.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-
 

Tükeniyoruz A Dostlar

Türkiye’de bu topa girmeden önce iyi düşünmeli. Söyleme aldanmamak, gündemin girdabında savrulmadan fikir üretmek lâzım olduğu kadar kavramın da içini boşaltmamak gerek: Laiklik meselesi.

Bir ülkede yöneticiler gücünü iki kaynaktan alabilir: tanrıdan ya da halktan. Sanırım tam da burada en yalın ve en doğru bulduğum tanımı paylaşmalıyım. “Laiklik, devlet yönetiminin gücünü yurttaşlarından alması ilkesidir.”

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Biz Neymişiz Be Abi!

Memlekette gündemin ne denli hızlı değiştiğinden yakınıp dururuz. Yurdun da dünyanın da benim de gündemim hayli yoğunmuş ki arada kaçırmışım. Bir dostum “Çoban cinayetlerine ne diyorsun” diye sorunca öğrendim.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Çivi

Çocukken akşamleyin eve döndüğümüzde oturma odasındaki uzun perdelerin altına bakar, bir şey yoksa kapı arkalarını dolaşırdım. Kimseye belli etmeden “evde bomba olup olmadığını” kontrol ettiğimi hatırlıyorum. Ölümden bu kadar korkmayayım da ne yapayım? Otuz senede kim temizlemiş bu kadar yerleşik ölüm korkusunu!

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Her Şey Biter

Sevgili Alp Ardıç'ın, önsözünü kaleme aldığım ilk şiir kitabı Her Şey Biter yayımlanmış. Kutluyor, devamını diliyorum.


"Sayfaları çevirdikçe sizi karşılayacak sözcüklerin, bir profesyonelin en çaresiz yakınmaları olduğunu lütfen hatırınızdan çıkarmayın."
- ARAS ONUR (Özsözden)

Umutlu Bir Yazı

Sanırım her birimiz artık cumhuriyet defterinin kapandığına emin olduk. Bu suskuluğumuz, bu sabrımız, okumaya çalışırken dolduruşa gelip fevri davranmamamız bundan olsa gerek.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Medina'nın Sorunu

İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısının ev sahipliğini üstlenen President Erdogan, açılış konuşmasında İslam coğrafyasının en temel sorunlarını dile getirdi. Daha önce hiç kimsenin aklına gelmemiş olan bir teklifi ortaya atıp “Aramızdaki sorunları neden bizim dışımızdakilerin kurduğu sistemlerle çözmeye çalışıyoruz ki? Kendi tahkim sistemimizi kuralım,” deyip İstanbul’da bir tahkim merkezi kurulmasını önerince Republic of Uzbekistan liderinin sevinçten gözleri doldu.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Veri Veri

Aşiret isimlerinin alınması 1934’teki kanunla yasaklanınca soyunun adını soyadı olarak kullanamayan bir toplum peyda ettik. Mesela, mensup oldukları bir aşiret olmasa da soylarının anıldığı ismi alamayınca beş kardeşin beşine de ayrı soyadları verildi: Kartal, Doğan, Sungur, Şahin, Atmaca. Kime sorsan Oğulcukların Mustafa diye gösterdiği gencin evrak kaydı Mustafa Atmaca oluverdi.

Cumhuriyet döneminin yeterince öngörülü olamadığı bu düzenleme, kayıtlarda düzen sağlasa da soy bilincini zedeledi. Bir arada yaşam algısının etiketini değiştirip birkaç nesil sonrasıyla bağı inceltiverdi.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Serbest Dolaşım

Geçtiğimiz haftasonu Ankara’nın canlı alışveriş merkezlerinin birinin otoparkından çarşıya giriyorum. Güvenlik görevlisi çantamı açıp içindekileri göstermemi istedi. “Göremezsiniz,” dedim, “x-ray cihazınız nerede?”

Nazik görevli üstelemeden “Haklısınız; fakat emir yeni geldiği için cihazları henüz kuramadık,” diye yanıtlayınca çantalardan birini açıp bomba taşımadığımı ispat ettim. Diğerine bakan olmadı.
 

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Bülbülüm Altın Kafeste

Reza’nın ABD’deki zorunlu konukluğundan sonra çokça konuşuldu. Denizde çimmeye mi gitmişti yoksa danışıklı dövüş müydü, bilemem. Bildiğim “altın kafesteki bülbüle” bel bağlayan muhalif düşüncenin ileride hayli pişman olabileceği...

“Bülbül ötünce Muhteremin tüm kirli çamaşırları ortaya çıksın da Amerika bizi Muhteremden kurtarsın” diye bekleyenler büyük gaflet içinde.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Surtürkiye

Nüfusunun %9’una denk gelen yaklaşık 7 milyon kişinin anadili Kürkçe olan memleketimde 3 milyonu geçen “zorunu sığınmacı konuğumuzun” anadili Arapça. Savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınan Suriyeliler için hastanelerde Arapça tabelalar koyup Suriyeli personel işe alan devlet-i âliye, eğitimleri aksamasın diye Suriye müfredatıyla ders veren sınıflar kuruyor.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Bu Kez Haklı

Girişi süslemeye, lafı uzatmaya gerek yok: Muhtereme bu kez hak veriyorum. Söylemi bire bir bu olmasa da mealen “Ben gidersem devlet biter” dediği malum. Doğru, o giderse devlet biter.

İdeolojik olarak hak vermiyor, aslında ettiği bu lafla kendini haklı çıkarıyor olmasını bile başlı başına siyasal bir eleştiriye kaynak ediyor olsam da sözünün arka planını okuyalım.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Dikkat Et

Ecevit’e kasa fırlatan esnafın ardından Bulvar ile Vekâletler Caddesinin arasında kalan bakanlık binalarının çevresine polis kulübeleri konmuş, Başbakanlık kapısının olduğu sokağa giriş yasaklanmıştı. Muhterem göreve geldikten sonra “Halkından korkan başbakan mı olur,” deyip Başbakanlık Binasının önündeki kontrolleri kaldırdı. Bu gösteri uzun sürmedi, birkaç sene sonra Güvenpark’tan Başbakanlık’a kadar her adım başında üniformalı polis görür olduk.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Başka Sorusu Olan

İzmit Belediye Başkanlığı: “Köyden şehre göçü teşvik ediyoruz.”

Başbakanlık TOKİ: “Şehirlerin (...) yeniden imar edilebilmesini teminen şehre göçülmesi yapıcı bir araçtır.”
 

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Gelinin Halasından Beşi Bir Yerde

Ruslar ve Avrupalılar rezervasyonlarını iptal edince paçamız tutuştu. Turizmde 2016 seferberliği başladı. Başbakanın bizzat açıkladığı Turizm Eylem Planının ardından yeni bir tanıtım atağı için kollar sıvandı. Tanıtımdan sorumlu bakanlar dünya genelinde Türkiye’nin imajını makyajlamak için çalışma yürütecek.

İlk hedefimiz Çin. Bakanlarımız bir araya gelip düşünecek. Yılda 150 milyon turisti yurtdışına gönderen Çin’e “bize gelin” deyip ikna etmenin yollarını arayacak.

Olmadı mı? Ver elini Hindistan. Bakanlar, belki müsteşarlarını da alıp Hindistan’a gidecek. Yağız Hint delikanlılarından bekâr olanları gözlerine kestirip münasip kısmet bulacak.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Böyle Buyurdu Balkabağı

Belediye başkanlığı döneminde Muhtereme danışmanlık yaptı. Milenyum değişince yeni binyıla HADEP genel başkan yardımcısı olarak girdi. Gömlekler değiştiğinde AKP’ye geçip milletvekili oldu. İki dönemdir iktidar partisinden mebusluk yapan bu kıymetli yazarımız katıldığı bir programda mühim tespitlerde bulundu.

MHP genel merkezinin parti içi muhalefeti susturmak için il teşkilatlarını kapatmasını haklı bulduğunu söyleyen AKP mebusu ekledi: “MHP’ye yapılan operasyonun önüne geçilmesi gerekir.”

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Dış Mihrap

Zat-ı âlileri matruşka gibi... Bir kılıfı soyuyorsun altından bir başkası çıkıyor. Onu çıkarıyorsun ardında bir yenisi.

Hem milliyetçi hem küreselleşme taraftarı olabiliyor. Üstelik bugün öyle, yarın şöyle de değil! Aynı anda hem Amerikan karşıtı hem Amerikan yanlısı... Bir yandan Rus aleyhtarı propaganda yaparken öte yandan Rusya ile işbirliğini pekiştiriyor.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Turist Ömer

Son yirmi yılda adı unutulan turist Ömer bu aralar kıymete bindi. Yabancı turist elini eteğini Türkiye’den çekeyazınca bir turizm derneğinin yöneticisi masal karakteri Deli Dumrul’a özenip çılgın önerisini arz etti: “Yerli turistin iç pazara yönlendirilebilmesi için yurtdışı tatillerine bazı yasaklar, ek vergiler konsun!”

Adam haklı. Biz teşvik dendiğinde cezalandırmayı hatırlayan bir kültürden geliyoruz. Teşviğin olumlusunu değil, olumsuzunu biliyoruz. Tatilini yurtdışında yapmak isteyeni cezalandırmak dışında bir teşvik gelmiyor zatın aklına.

Oysa yirmi yıldır bütün turizm işletmecileri kucak açmış, yerli turist için kırmızı halı seriyordu!


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Bay Mim

Bay Mim, işini iyi yapan bir dünya vatandaşıdır. Hangi coğrafyada kimin başı sıkışsa oraya hızır gibi yetişecek dermanı, kime nasıl hitap edeceğini bilen birikimi, nereye gideceğini bilen deneyimiyle dur durak dinlemeden çalışır.

Aslında kimse Bay Mim’in nerede doğduğunu, neyle büyüdüğünü, hangi eğitimlerden geçtiğini ve ne işle iştigal ettiğini tam olarak bilmiyor. Hakkında sahip olduğumuz biricik bilgi, işinin ehli olduğundan ibaret.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Soldan Soldan

Ali Koç, “kapitalizm var olduğu sürece eşitliğin ve adaletin var edilemeyeceğini, sorunun kapitalist politikalarda olduğunu” söyleyerek sosyalizme göz kırptı.

Bill Gates, aslen kamu yararına odaklanan sosyal demokratik reformları “sosyalist politikalar” olarak anıp sürdürülebilir yaşam için bunlara ihtiyaç olduğundan dem vurdu.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Hakayik ül-Vakayi

Bismark’ın güttüğü düşmanlık, özelde Fransa genelde Avrupa’daki basın özgürlüğünü tehdit ederken Marks kaleme aldığı bir mektupta şöyle yazar: “Şimdi Fransa yalnız kendisi için değil, Almanya ve Avrupa’nın özgürlüğü adına direnmektedir.”

Özellikle Fransız basınına yönelik suçlamalarla içerideki hain(!) basın mensuplarına gözdağı vermeyi hedefleyen Bismark’a karşı Avrupalı gazetecilerin direnci, totaliterlik yanlılarını dengelemek için umut olmuştur.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Dert Dediğin

Bazen şaşırıyorsun ya bana, “bu kalenderlik nereden geliyor” diye. Kalenderlikten değil, bilmezlikten.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Çalınan Çocuklar

Kibrine ve elbirliği ile yarattığımız açgözlülüğüne yenik düşen insanoğlu, doymazlığının bedelini çocuklarıyla ödüyor. Yerkürenin dört bir yanında anasız kalmış bebekler, babasını kurban vermiş yetimler, güven ihtiyacını ve onay beklentisini nereden tamamlayacağını bilmeyen nesiller olarak büyürken insanlık kendi geleceğini harcıyor.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Silinirken

Eve cep telefonu girdiğinde ergenliğimdeydim. Şimdinin harcıâlem eylemi o zaman hayatımızda “mesaj çekmek” jargonuyla yer edinmişti. Akranlarım her gün postaneye gidiyor olmasa da telgraf çekmenin ne demek olduğunu bilir, hatırlar. Uzaktaki birine acele metin ulaştırmak “telgraf çekmekten” ibaret olduğundan, bizim nesil ve öncesindekiler bir türlü “mesaj atmaya” alışamadı. Hâlâ mesaj “çekiyor” olmamız ondandır.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Altın Varak

Almanya Şansölyesi Merkel seçimden önce İstanbul’a geldi. Davutoğlu tarafından Dolmabahçe’deki Başbakanlık Ofisinde ağırlandıktan sonra Muhterem tarafından Yıldız Sarayı Mabeyn Köşkünde konuk edildi.

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani İstanbul’a geldi. Mabeyn Köşkündeki altın varaklı tahtlarda poz verdi.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Yalnızca Sitem

Şiir ve öykülerimi esenlikli, esenliksiz, şaşırtıcı, ilkin anlamsız ya da mucizevi görünen her nevi deneyimimden beslemeye çalıştığımı; ancak bunları gazete köşesine taşımadığımı sadık okurlarım bilir. İlk bakışta bu ilkemle çelişiyor gibi gözükecek olsa da kişiselliğin biraz ötesine geçen bir konuda yazıyorum.

PEN Yazarlar Derneği’ne (PEN Türkiye) üye olmak amacıyla Temmuz 2014’te girişimde bulundum. Yanıtsızlığı, derneğin tüzüğü gereği birkaç ay içinde düzenlenecek seçimli genel kurulun hazırlığına yorarak bir süre bekledikten sonra Şubat 2015’te talebimi yeni yönetim nezdinde tekrarladım. Aynı gün yönlendirilen evrakı doldurup istenenleri ekleyerek 10 Şubat günü PEN Türkiye’ye ilettim.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Yeni Şeylere

Şairin döktüğü misal “bende hiç tükenmez bir hayat vardı/ kırlara yayılan ilkbahar gibi.” Bu tükenmezlik bazen nereye sığdıracağımı bilemediğim sevdayla, bazen kendimi bile ikna edemediğim yargısızlıkla, bazısındaysa insanın yalnızca insan olduğu için değerli doğduğuna olan inancımla vücut buluyordu.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Ahval ve Şerait

Dünya Savaşından sonra 1914 hattına çekilen Doğu Cephesi, Rus İç Savaşına denk geldi. Cephenin akıbeti Türk-Sovyet mutabakatına bağlıydı.

1919’da Musul’daki ayaklanmayla birlikte El Cezire Cephesi hareketlendi. Telafer’deki kalkışma ve aşiretlerin Süleymaniye’ye girişi cephenin yönünü İran’a çevirdi.

(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Oyoyder

Geciktiğim için özür dilerim. Salı günü yayımlanması gereken bu yazımı, sivil toplum girişimlerimizdeki işlemler nedeniyle bir gün rötarlı olarak gönderebiliyorum. Affedin.

Sizden iyi olmasın, kendisi de hayli iyi niyetlerle bir derneğe kaydolmuş ahbabımla sohbet ediyorduk. Geçtiğimiz iki senede derneklerinin başına gelmeyen kalmadı, neredeyse. Neler olup bittiğini uzun uzadıya konuştuk.

Ahbabımın üyesi olduğu Oynatanları Oynatanlar Derneği, köklü bir geçmişe sahip, yıllardır büyük bütçeler idare eden bir girişim. Ne var ki bu Oyoyder’in öyle bir başkanı var ki üç dönemdir ne olup bittiğini içeriden de dışarıdan da kimse anlayamıyor.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Köpek

Haberciliğin temel kuralı olarak biliriz: Bir köpek bir adamı ısırdığında haber değeri yoktur; ama bir adam köpeği ısırırsa işte o bir haberdir.

Geçerli bir ilke olsa da eksik.

Memleketimde bir adam bir köpeği ısırdığında önce adama bakılır. Hangi gruba mensup olduğu anlaşılmaya çalışılır. Mensubiyeti yoksa ikinci aşamaya geçilir.


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Yenide Eski

Her yazarın bazı aralıklarla kalem tuttuğu ilk günü hatırlayıp o günden beri yazdıklarını, andıklarını, kimi zaman geleceğe dair öngörüleri ya da kiminde geçmişe atfettiği yakınmaları gözden geçirdiğine inanıyorum.

Yazdıklarımı yayımlamasam da üretmeye devam ettiğim, arada nadasa çekildiğim dönemi de dâhil ederek bir hesap defteri tutuyorum. 2016 ile birlikte defterin on dört sayfasını bitirmiş, bir yenisini açmış oldum.

Yazı yaşamımın 15. yılına girerken geçtiğim yolları kısaca hatırlayıverdim. Bundan tam on sene önce, AKP iktidarı henüz ilk dönemini yaşarken su yüzüne çıkarılan korkulara verdiğim yanıtları taradım:


(...)


-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-

Kutlama

Yeni yılın tarihte tekerrürü hatırlatmayacak tebessümlerle gelebilmesini, dünya çocuklarının refahı hissederek büyüyebilmesini, silaha uzanan ellerin tereddüt ederek vicdana sığınmasını dilerken bu haftasonu için, ilk öykü kitabı 2007’de yayımlanan Berat Alanyalı’nın şiir tadında durum öykülerinden oluşan Keşiş Örümceği adlı kitabını öneriyorum. Soğuk kesen günlerde bir nebze olsun yürek ısıtabilmek umuduyla...

Kutlarım.


-GAZETEDEN OKUMAK İÇİN TIKLAYIN-