On yılı aşkın süredir yazıyorum. Şiirle nesir arasına kendimce çektiğim
sınırın bir benzerini kurguyla makale arasına da çekebildiğime dair
kuvvetli inancım var. Ne var ki bazı makalelerimin birer tespit/eleştiri
olmayıp kurgu ürünler olmasını dilerdim. Bu da onlardan biri...
Yurtseverliği, insanına bağlılığı ve toprağıyla
ilişkisi başkaları tarafından sorgulandığında tüyleri diken diken
olanlardanım. Daha önce de yazdım; bizim topraklarımızda yurdunu
sevmenin tek bir yolu bilinir: ezbere konu edilen. Hele kendini edebiyat
ve sözcükle var etmeye çalışanlarınki, bu yolun dışında seyredenlerin
muteber sayılmadığı bir memlekette iğneyle kuyu kazmaya benzer.
(...)
-YAZININ TAMAMINA ULAŞMAK İÇİN TIKLAYIN-